Omurga kırığı, yaşlı bireylerde ve özellikle osteoporoz (kemik erimesi) hastalarında sık karşılaşılan ciddi bir sağlık problemidir. Bu durum yalnızca şiddetli ağrıya değil, aynı zamanda duruş bozukluğuna, hareket kısıtlılığına ve yaşam kalitesinde belirgin düşüşe neden olur. Tedavideki temel amaç, hem ağrıyı azaltmak hem de kırığın ilerlemesini durdurmaktır. Gerektiğinde omurga kırığı ameliyatı ile omurga stabilitesi yeniden sağlanır.
Omurga Kırığında Tanı ve Değerlendirme
Omurga kırıklarının değerlendirilmesinde en önemli parametrelerden biri kemik mineral yoğunluğudur (BMD). Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar, sadece BMD ölçümünün yeterli olmadığını göstermektedir.
Hsu ve ark. (2021) tarafından Osteoporosis International dergisinde yayımlanan çalışmada, lomber omurga trabeküler kemik skorunun (TBS) kırıklı vertebralarda bile güvenilir ölçüm sağladığı belirtilmiştir. Bu bulgu, omurga kırığı tanısında TBS’nin BMD’ye göre daha az etkilenebilir olduğunu ortaya koymuştur. Yani kırık bir omurga bile olsa, TBS ölçümü kemik kalitesi hakkında doğru bilgi verebilir.
Benzer şekilde, Smorgick ve ark. (2025) Clinical Anatomy dergisinde yayımladıkları araştırmada, vertebra yoğunluğunun (Hounsfield Unit, HU) kırık tipini ve ilerleyici çökme riskini öngörmede önemli bir rol oynadığını göstermiştir. Bu çalışmada ileri yaş, düşük yoğunluk ve kırığın tipi (örneğin AO Spine-DGOU sınıflamasına göre OF3 veya OF4) kırığın ilerleme riskini artıran faktörler olarak belirlenmiştir. Bu bilgiler, omurga kırığı ameliyatı öncesinde hastanın prognozunu değerlendirmede kritik öneme sahiptir.
Omurga Kırığı Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Omurga kırığı ameliyatı, kırığın tipi ve hastanın genel durumuna göre planlanır.
- Vertebroplasti: Kırık omura özel kemik çimentosu enjekte edilerek omurga güçlendirilir.
- Kifoplasti: Balon yardımıyla çöken omurga yeniden yükseltilir ve ardından çimento uygulanır.
- Fiksasyon cerrahisi: Ciddi kırıklarda vida ve rod sistemleriyle omurga stabilize edilir.
Ameliyatın amacı; ağrıyı azaltmak, kırığın ilerlemesini durdurmak ve omurga bütünlüğünü yeniden sağlamaktır. Özellikle Hounsfield Unit (HU) veya TBS gibi ölçümler, hangi hastaların cerrahiye aday olduğunu belirlemede yardımcı olabilir.
Bilimsel Çalışmaların Işığında Sonuç
Hem Hsu (2021) hem de Smorgick (2025) çalışmalarında vurgulandığı gibi, omurga kırıklarında kemik yoğunluğu ölçümleri (TBS veya HU) kırığın şiddeti ve ilerlemesi hakkında değerli bilgiler sunmaktadır. Bu bulgular, omurga kırığı ameliyatı planlamasında doktorlara rehberlik eder.
Günümüzde gelişmiş görüntüleme ve analiz yöntemleri sayesinde, sadece kemik erimesi değil, kemik kalitesinin mikromimari özellikleri de değerlendirilebilmektedir. Bu sayede hastalar için kişiye özel tedavi planı oluşturulabilir.
Sonuç olarak, omurga kırığı ameliyatı sadece bir cerrahi işlem değil; doğru tanı, kemik kalitesinin bilimsel ölçümü ve hastanın genel durumu dikkate alınarak planlanan bütüncül bir tedavi sürecidir. Bilimsel kanıtlar, ameliyat öncesi değerlendirmede TBS ve HU analizlerinin kırık riskini belirlemede ve uzun dönem sonuçları iyileştirmede önemli rol oynadığını göstermektedir.